Trafikte Biraz Daha Duyarlılık

Her gün binlerce insan, hayatının bir bölümünü trafikte geçiriyor. Kimimiz işe yetişmeye, kimimiz çocuklarımızı okula götürmeye, kimimiz ise sadece bir yerlere varmaya çalışıyoruz. Ancak ne yazık ki bu telaş içinde en çok ihmal edilen şey, kurallar oluyor. Oysa trafik kuralları, hayatımızı kısıtlamak için değil, hayatımızı korumak için var.

Trafikte dikkatsizlik, sadece bir kişinin sorunu değildir. Direksiyon başındaki en ufak bir dalgınlık, saniyeler içinde onlarca kişinin hayatını değiştirebilir. Hız sınırını aşmak, telefonla konuşmak, emniyet kemerini takmamak… Bunlar küçük birer ihmal gibi görünse de sonuçları geri dönülmez kazalara yol açabilir.

Bir de saygı meselesi var… Yol, hepimizin ortak alanı. Ne yazık ki trafikte sabırsızlık, öfke ve bencillik, bazen kuralları hiçe saydırıyor. Oysa biraz anlayış, bir selamlaşma ya da basit bir yol verme hareketi, trafikteki gerginliği azaltır ve kazaların önüne geçer.

Unutmayalım, direksiyon başına geçtiğimizde sadece kendi canımızdan değil, karşımızdakinin canından da sorumluyuz. Kurallara uymak, dikkatli olmak ve empati yapmak; hem sevdiklerimize hem de topluma borcumuz.

Belki de artık trafikte “acele edelim” değil, “sağ salim gidelim” anlayışını benimsemenin zamanı gelmiştir. Çünkü hiçbir yere birkaç dakika erken varmak, bir can kaybına değmez.