DURDUM DURDUM DURAMADIM

Birkaç gündür ötelediğim bir konu vardı…

Klavyenin başında her girişimimde parmaklarım tuşlara dokunmamak için fren yaptı adeta…

Durdum durdum duramadım… 

Bu kez parmaklar ile klavyenin buluşmasına müsaade ettim.

***

Konu; “Havaalanında şehir protokolünün neredeyse tam kadro katıldığı bir karşılama programıydı” objektiflere takılan görüntüler ise ilginç, düşündürücü daha da ötesi vahimdi…

Malum mevsim yaz, gün ise uzakların yakınlaştığı, hasretlerin son bulduğu bir gündü…

Yani gurbetçilerimizin vatan topraklarına dönüşlerinin başladığı sezonun başlangıcıydı…

***

Bilen bilir; bu günlerde hatta her Temmuz başı gibi geçmişte KESOB eski başkanı Mustafa Alan ekibiyle birlikte hava limanında gurbetçi kafilesine çiçekli bir karşılama yapardı.

Bu karşılamalar artık neredeyse bir gelenek halini almıştı…

İşte böylesi bir dönemde gurbetçi kardeşlerimizin ağırdan ağırdan memlekete gelmeye başladıkları bir dönemde, haber merkezimizdeki arkadaşların gündeme ilişkin bir haberi fotoğraflarla detaylandırıp göz atmam için bana sunmaları ile önce duraksadım.

***

Sonra metne baktım, ardından fotoğraflara göz atıp, tek tek inceledim… Karşılama bereketli olsun düşüncesinden dolayı çok hareketliydi…

Piste inen uçak önce su selamlaması, ardından uçaktan inen gurbetçiler ise çiçeklerle karşılanıyordu.

Buraya kadar her şey normal olarak algılanabilir, lakin karşılamayı geçmişteki örneklerinden ayıran en önemli detayı ise şehir protokolünün neredeyse tam kadro orada olmasıydı. Şehrin Valisi, Büyükşehir Belediye Başkanı, Emniyet Müdürü, Oda Başkanları vs. birçok isim kol kola girmiş yaz döneminde şehre gelen gurbetçi kafilesini görkemli ve yakışan bir törenle karşılamasıydı.

***

Dediğim gibi karşılama belki geçmiş yıllara göre 1 hafta 10 gün erkendi ama niyet halis ve samimiydi.

Buraya kadar her şey normal, yakışan şekildeydi. Asıl şaşırtan ve beni bu yazıyı yazmaya zorlayan detay ise karşılamanın sonrasıydı…

Valizini çantasını alıp kontrolden geçtikten sonra çıkışta şehrin protokolünün çiçek verip “Hoş geldiniz” şeklindeki karşılamasına hem şaşırıp, hem duygulanan gurbetçilerimizin şaşkınlığından öte benim şaşkınlığım başka bir tarafaydı…

***

Havaalanında valizli, çantalı gurbetçilerin hemen akabinde; şık giyimli, sırayla şehir protokolünü selamlayıp devamında hep birlikte günün anısına objektiflere defalarca poz veren bir grup dikkatimi çekti.

Önce sordum kim bunlar? “AKİB Yönetim Kurulu” dedi arkadaşlar.

Açılımını sordum ”Avrupa Kayserili İşverenler Birliği…” Aynı uçakta olmaları tesadüf mü? Yoksa çalışılmış bir hareket mi? diye merak ettim…

Çünkü havalimanındaki yansıma karşılamanın gurbetçilerden öte, gurbetten gelen heyete yapılmış gibiydi.

Böylesi bir karşılama törenini gördükten sonra bu arkadaşların şehre dair dün ya da bugün ne yaptıklarını, yarınlara dair ne gibi planlarının olacağını sorguladım.

***

Başlangıçta dedim ya “Elim klavyeye gitti, parmaklarım frene bastı” diye…

Şehrin protokolünün gurbetten gelen o uçaktakilere karşılama yapacağı anlık biliniyordu ama AKİB Yöneticileri için de o karşılamanın sürpriz ya da anlık olabileceğini düşünemiyorum.

İş belli bir süre sonra öyle bir hal aldı ki, gurbetçi karşılamasından öte AKİB karşılaması ve sonrasında AKİB ağırlamasına döndü. Tamam denilebilir ki; “ AKİB adı üstünde Avrupa’daki Kayserili İşverenler Birliği. Onlar karşılanmayacak ta kim karşılanacak?

***

Arkadaş benim itirazım olayın “Kimi karşılayacaktık, Kimi karşıladık?” şekline dönüşmesine… Gurbetçilerimizin daha büyük katılımla karşılanmasını isterim ve desteklerim.

Ama adı AKİB ya da bir başka birliğin devlet protokolüyle karşılanmasını doğru bulmam.

Şayet karşılanıyorsa da karşılananların karşılanma sebeplerini de sormam benim en doğal hakkımdır. Mesela sormak istiyorum geçtiğimiz aylarda yurt dışında Kayserispor Gecesi düzenlendi. Ekonomik Krizle mücadele eden Kayserispor’un borcunu kapatıp, transfer tahtasını mı açtırdı bu arkadaşlar?  Bilmediğim, kaçırdığım, atladığım bir detay mı vardı?

Ya da düzenlenen gece amacına ulaştı da benim mi haberim yoktu?

 ***

Yine bir başka soru; Avrupa’da yaşayan hemşehrilerimizin Kayseri Ekonomisine nefes aldıracak ciddi bir hamlesi oldu da bizim mi haberimiz olmadı? Havaalanında valizi-çantası ile aynı uçakta memleketine gelen gurbetçilere keşke sorulsaydı “İçinizden kaç kişi tanıyor bu arkadaşları?” diye…

Yanıtını ben bilmiyorum, dedim ya “gelenlere sorulsaydı” diye.

Ya arkadaş karşılamayı geçtik, ağırlaması da bir başka detay.

Karşılayanların büyük bir bölümü aynı gün ya da bir sonraki gün karşıladıklarını makamlarında ağırladılar.  Arkadaşlar benim birilerinin birilerini karşılamasına, ağırlamasına itirazım yok… Ama Kayserimize bu birliğin yaptığı katkıları söyleyin de biz de bilelim, kamuoyu da öğrensin.