Arıkan’dan Su Uyarısı

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grup toplantısında konuşan Arıkan, son dönemde ülkemizde yaşanan su sorununu gündemine aldı. Sorunun asıl kaynağının iklim şartları olmasına karşın, yanlış su politikalarının da etkili olduğuna değinen Arıkan;

“Özellikle hükümetin son dönemde; iktidarda kalabilmek uğruna, en değerli madenlerini küresel emperyalist şirketlere, çekmesinin bedelini ödüyor. Bu politikaların neticesinde; su kaynaklarımız kullanılamaz hale geliyor, ormanlarımız yok ediliyor, insanlarımız sağlığını yitiriyor. Bu sorunun ortaya çıkmasında değişen iklim şartları kadar, yanlış su politikası da etkili oluyor. Burada hem vatandaşlarımıza hem de devlete ödevler ve görevler düşüyor” dedi.

Her anlamda suyu israf etmemenin, bireylerin asli görevi olmasına karşın esas görevin, doğru ve yeterli politikalar üretmek olmak olan devlete düştüğünü kaydeden Arıkan, şöyle devam etti;

“Fakat ülkemize şöyle bir bakıyoruz: su sorunu yaşayan şehirlerde ya su firmaları suyun nerdeyse tamamına el koymuş durumda. Suyla ilgili ya hiç planlama yapılmamış, ya da maden arama şirketleri, şehrin kullandığından daha fazla su kullanmış. Evet, yer altı varlıklarımız elbette en büyük zenginliğimiz. Fakat hiçbir maden -altını çiziyorum- su kadar önemli olamaz. Ülkemiz zannedildiği gibi “su zengini” bir ülke değil. Bugün su krizini bir çevre meselesi olarak görmeliyiz, ama aynı zamanda bir güvenlik ve adalet meselesi olarak da görmek zorundayız”

Sorunun çözümü için Ulusal Su Yönetimi Yasası’nın bir an önce çıkarılması gerektiğini kaydeden Arıkan; konuşmasını şöyle sürdürdü;

“İktidara geldiğimizde Ulusal Su Yönetimi Yasası çıkararak her il için “su bütçesi” hazırlayacağız. Su havzalarını madencilik ve enerji faaliyetlerine karşı koruma altına alacağız. Sanayi ve madenlerde su kullanım kotaları belirleyip ihlallerine ağır yaptırımlar uygulayacağız. Sensör ve veri temelli “akıllı sulama teknolojilerini” yaygınlaştıracağız. Yağmur suyu hasadını şehir planlamasının zorunlu unsuru haline getireceğiz. Su fiyatlandırmasını gelir düzeyine ve kullanım amacına göre adil biçimde düzenleyeceğiz. Su gibi aziz olmanın yolu aziz milletimizin suyunu korumaktan, maden şirketlerine, bölgesel aktörlere peşkeş çekmemekten geçer! İnşallah biz, bunun gayreti içerisinde olacağız.” Haber Merkezi