TEHLİKE ÇANLARI

Beşiktaş maçı bize gösterdi ki Kayserispor’da bazı şeyler yolunda gitmiyor. İster oyuncular deyin, isterseniz teknik ekip, isterseniz yönetim… Ama bu durumun çözüme kavuşması için herkesin şapkasına önüne koyup düşünmesi gerekli.

Ligin ilk 6 haftasında henüz galibiyet hanenizde ‘Sıfır’ yazıyorsa eğer bu sorunun ciddiyet kat sayısını da arttırıyor.

Düşünün maçı başı kendi kalesinde gördüğü gol ortalaması 2 olan bir takım, galibiyeti yok ve asıl üzücü olan ise oynadığı maçlarda galibiyeti hak edecek bir futbol ortaya koymuyor.

İnsanın “Keşke transfer tahtamız açılmasaydı” diyesi geliyor. Transferi açtırdık, yeni isimleri kadromuza kattık ama kadro kalitesi açısından yükselişe geçmemize rağmen maalesef düşüş yaşıyoruz.

Bu ne yaman çelişkidir!

Beşiktaş maçında eksiklerin arkasına sığınmaya gerek yok. Sahada yer alan hiç bir oyuncu, maçı kazanma hırsı göstermedi. Gücünüz yetmeyebilir ama bunu hırsınızla kapatmaya çalışırsınız.

O yok, bu yok!

Gel de çık işin içinden.

Radikal kararları almak için daha kaç kötü sonuç gerekiyor. Tribün de bile bölünmeler başladı. Ben son yıllarda Kayserispor’un çok kötü durumlarını gördüm ama bu sefer ki hiç birine benzemiyor.

Fazla abarttığımı düşününler, ileriki haftalarda umarım bana hak vermez de ben haksız çıkarım.

Ama gelinen noktada geçmiş sezonları da düşündüğümüzde alt sıralardan kurtulmanın ne kadar zor olduğunu biliyoruz. Altıncı hafta sonunda küme düşme hattının içerisindeyiz.

Takım tat vermiyor, oynanan futbol zevk vermiyor.

Kazanmaya dair emareler yok denecek kadar az. Artık radikal kararlar almanın zamanı geldi. Geç kalmadan kangren kesilmeli, sağlıklı bir yapı ile ligin kalan haftalarına devam edilmelidir.

Aksi takdirde her şey için çok geç olacak.