Günahıyla, Sevabıyla!

Bellona Kayserispor’un son haftalarda elde ettiği başarılı sonuçlar ile ligden düşme korkusunu geride bırakması ile şehir içinde yeniden bahar havası esmeye başladı.

Özellikle kendi sahasında oynadığı maçlarda gösterdiği birlik-beraberlik portreleri bir anlamda başarının da anahtarı oldu.
Dile kolay, 7 hafta da 17 puan alarak maç başı 2 puan ortalamasının üzerine çıkılması… Süper Lig’in 21. haftasında deplasmanda oynanan ve Kayserispor’un 5-2 yenilgisi ile tamamlanan Sivasspor maçının ardından acaba kaç kişi bu takımın ligin bitimine 3 hafta kala ligde kaldığını garantileyeceğine inanırdı?
Açıkçası ben inanmamıştım. Evet umudum vardı, takımın ligde kalabileceğini savundum ama bu işin bu kadar çabuk kotarılacağına rüyamda görsem inanmazdım açıkçası!
Sivas deplasmanı dönüşü taraftarın tesislere yaptığı ziyaret (!), Sinan Kaloğlu’nun görevinden ayrılması ve Jakirovic’in gelmesi bu başarının kaldırım taşlarını döşeyen en önemli etkenler oldu.
Hırvat çalıştırıcının işbaşı yaptıktan sonra adeta camia kabuk değiştirdi. Saha içindeki oyuncu topluluğu sanki sihirli bir değnek dokunmuş gibi gerçek kimliklerini sahaya yansıtmaya başladı. Bu duruma yönetimde birlik-beraberliği arttırıcı hamleleri ile destek sağlayınca bu başarı da kaçınılmaz oldu.
Peki şimdi ne olacak?
Gelecek sezon bizleri bekleyen zor bir mücadele var. Öncelikle transfer tahtasının açılması büyük önem taşıyor. Bu gelişme yaşanmazsa Jakirovic nasıl bir tutum takınır merak etmiyor değilim açıkçası.
Nurettin Açıkalın başkanlığındaki yönetimin bugüne kadar ki performansı oldukça iyi. Bu nedenle transfer tahtasını açabileceğin ide düşünüyorum. 
Yinede her türlü kötü senaryoya açık olmamız gerekiyor değil mi? Bu nedenle sevabı ile günahı ile bu sezonu her ne kadar üç maçımız olsa da geride bıraktık diyebiliriz. Bu nedenle biran önce gelecek sezon için hazırlıklara başlayıp, gönül rahatlığı ile geçireceğimiz bir sezonu şimdiden planlamanın önemi oldukça büyük.