KAHROL İSRAİL DEMEYLE İSRAİL KAHROLUYOR MU?

Malum yaklaşık bir yıldır giderek artan İsrail’in Filistin soykırımı insanlığını henüz kaybetmemiş herkesin tepkisine neden olmaktadır.

Kimi bu tepkisini İsrail ürünlerini boykot ederek, kimisi de sosyal medya hesabından unutturmayarak göstermektedir. Fakat öyle vicdanlarda var ki İslam üzere olmasa bile Gazze’ye sivil gemilerle yardım götürme çabasındadır. Avrupa’da bazı sivil toplum kuruluşlarının yaptığı organizasyonla Akdeniz’e açılıp, Gazze’deki kıtlığa son vermeye çalışan vicdan sahipleri bulunmaktadır. Tabi bu kuruluşların esas niyetlerini bilmemiz mümkün değildir. Lakin ateşe su taşıdıkları da aşikardır.

Devletler nazarında baktığımız zaman ise yine Avrupa ve Güney Amerika’da bazı ülkelerin İsrail’i her türlü yaptırım uyguladıkları görülmektedir. Türkiye’yi bu listede saymamıza gerek yok tabi. Zira Türkiye ilk günden bu yana sesli olarak tepkisini yükseltmiş, son dönemde de tüm ticari ilişkilerini kesmiştir. Avrupa ve Güney Amerika’daki ülkeleri takdir etmekle birlikte coğrafi olarak İsrail’e olan uzaklıkları da tepki gösterirken ellerini rahatlatmaktadır.

Devletlerin ilişkileri farklı, vatandaşların ilişkileri ise farklıdır. Bu nedenle Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin İsrail’e karşı askeri bir operasyon uygulamaması beklenmemelidir. Talep edilmemelidir. Vatandaşlar olarak istediğimiz tavrı sergilemekte özgürken. devletimizin de sonsuza kadar yaşaması gerektiği unutulmamalıdır.

Diğer yandan ise  Saadet Partisi Genel Başkanı ve Kayseri Milletvekili Mahmut Arıkan’ın Gazze’ye yardım filosu göndereceklerini söylediği açıklaması ise takdire şayandır. Her ne kadar aynı siyasi düzlemde olmasakta Saadet Partisi’nin siyasi bir parti olarak aldığı sorumluluk çok kıymetli ve değerlidir. Devlet olarak aksiyon alınmasa bile parti ve derneklerin yapacağı bu tarz çalışmalar milletimiz, dinimiz ve insanlık adına İsrail zulmüne karşı yanıt, Filistinli kardeşlerimiz içinse önemli destek olacaktır. İnşallah muvaffak olurlar.