Kaliteli yarışın, mutlu kalın…

68

Televizyon tarihi boyunca çeşitli yarışmalar yapıldı… Ve pek çoğuda kitleleri ekran başına toplamaya muaffak oldu…
Kimi yetenek, kimi beceri, kimi de bilgi, kültür, kabiliyet yarıştırdı durdu…
Bunlardan biri de Kırkpınar Yağlı Güreş Müsabakaları, demiştik… Devam edelim yarışmaya… Öyle yarışı yarıda bırakılmaz zaten… Yarışmaya devam…

Geçmiş zaman olur ki, hayali cihan değer…
İşte onlardan bir kaçı, hatırlayanlara…
Önceki yazılarımdan…


En çok aklımızda kalan yarışmalardan, Erkan Yolaç’ın sunduğu Evet- Hayır yarışması vardı…
Tevellüdü yetenler hatırlar…

“Bir Kelime Bir İşlem” bunu sanırım hatırlayanı bulmak biraz zor olacak…
Yarışmada yarışmacılara bir kelime, bir de işlem sorusu sorulurdu. 8 tane harf verilir, yarışmacılar da bu harfleri ve bir de joker harfi kullanarak kelime türetmeye çalışırdı. İşlem sorusunda ise yarışmacılara 6 tane rakam ile bir hedef sayı verilir. Yarışmacılardan beklenen, verilen 6 rakamı dört işlem ile kullanarak hedef sayıya yaklaşmaya çalışırdı. Evlerde de herkesin elinde kalem kağıt kelime türetmeye, dört işlemle hedef sayıyı bulmaya çalışılırdı…

Güzel günlerdi…
Günümüze bakınca, daha saf ve temiz, yarışması bile çok nahif…

Bilemedim ki daha nasıl izah edilir, 80’ler 90’lar…

Yine rahmetli Barış Manço’nun 7’den 70’e programında yer alan “Adam olacak çocuk” bölümü, bence hem yarışmaya katılan çocukların hem de ekran başında 7’den 70’e bütün izleyicinin zevkle izlediği yarışma programıydı…


Yine Barış Manço‘nun büyüklüğü burada kendini gösterir, bütün çocuklar o yarışmada 10 tam puan verilerek; her çocuk ayrı ayrı onure edilirdi… Yarışırken dişlerini fırçalamanın, fırçalarken musluğu kapatmanın ve tasarrufun daha ne bileyim binlerce bilginin küçük beyinlere işlemesi sağlanırdı…


“Aileler yarışıyor” , “İner misin çıkar mısın?” Hele bir döneme damgasını vuran Tülin’le Caner’in fenomenlerinin olduğu “Biri bizi gözetliyor” yarışması çoğu etik kuralları alt üst etmişti…

Bütün mahremiyeti daha o zamanlar ufak ufak nasıl sıradanlaştırırız çabaları tohumlarını ekmiş ve günümüzdeki duyarsızlığın temelini atmıştı…

Uzun yıllar Mehmet Ali Erbil’in “Değiştir” ve “Çarkıfelek” yarışmaları izlendi Türkiye’de…
Süheyl & Behzat Uygur’un sunduğu pazar gecelerinin vazgeçilmez yarışması vardı “Şahane Pazar”
Bende kalan ise yarışmacılar tek tek kutularının üzerinden geçerken boya dolu kutunun içine düşerdi. Bu ve benzeri keyifli yarışlar, insan onurunu rencide etmeden yarışana da izleyene de keyifli onlar geçirten yarışmalar vardı…
Hemşehrimiz Ali İhsan Varol‘un sunduğu kelime yarışması da çok sevilen, beğenilen yarışmalardan olmuştur. Yarışmacılar 4 dakikalık sürede 14 adet soruyu cevaplandırmak zorundalar.
Bilemedikleri zaman kelime açtırma şansları olan, beyin jimnastiği yapmak, düşünme yetisini geliştirmek için, kafa yormak, çözüm bulmayı gerektiren alıştırmalar yapmak için iyi bir yoldu…

Yayın hayatına başladığı günden bu yana benim en favori yarışmam ise, “Kim Milyoner Olmak İster?” olmuştur…
Kenan Işık‘ın yıllardır sürdüğü efsane bilgi yarışmalarından. Toplam 12 soru sorulurdu. 3 adet joker hakkı hep olmuştu. 1 milyon TL’lik soruyu çok fazla gören olmadığını hatırlıyorum.
Bu yarışmada pek çok soru akıllarda kalmıştır eminim…

Mutlu bir hayat yaşamak istiyorsanız, onu bir amaca bağlayın..
İnsanlara veya nesnelere değil. Albert Einstein

Ama benim hiç unutmadım sorulardan biri;

  • Herodot’un yazdığı, Mısır firavununun dilinin kökeni deneyinde, doğunca çobana verilerek, kapatılan o dahil kimseyle konuşturulmayan çocuğun söylediği ilk kelime nedir?
    -Ver – Anne -Ekmek -Su

    Şıklar bunlar.
    Soru kadar doğru cevapta çok enteresandı…
    Cevap eminim pek çok kişiye hayatı sorgulatmıştır…
    Doğunca çobana verilerek, kapatılan o dahil kimseyle konuşturulmayan çocuğun ekmek demesi hayli enteresan gelmişti, bana…

Yine aynı yarışmada değeri 5 milyonluk soru açıldı!
Milyonların merak ettiği 5 milyonluk soru şu şekildeydi:

“Bakara suresinde, kendilerine bıldırcın eti ve kudret helvası verilmesine rağmen İsrailoğullarının, “biz bir çeşit yemeğe asla katlanamayız” diye isyan edip Hz. Musa’dan “Rabb’ine dua et de versin” diyerek istedikleri arasında hangisi yoktur?”
A: Mercimek B: Soğan C: Nohut D: Sarımsak
Bu kez cevabı tabi ki biraz merak edenlere ve bilenlere kalsın…


Hepimizi çok heyecanlandıran yarışmalardı. Özellikle bilgi yarışmalarında kazananların, kendini geliştirmek için verdikleri emeklere sağlık.

İnsanın kendisini yetiştirmesinin kazanımı o gün değilse bile, yıllar sonra, yarışmalarda kalmasa dahi, hayatın her hangi bir anında illa ki meyvesini verir.

Başarı da ilk basamakta gelmese ulaşılan son basamakta, elbet bir gün karşılığını mutlaka bulacaktır…

Kendisini her alanda geliştirmeye adayan muazzam yürekleri, ben de yürekten kutluyorum…

Hayatla yarışırken; yarışmanın bile harbisini seçin…
Kaliteli yarışın, mutlu kalın…

Kayseri Gün Medya