Helal Kazancın Vicdan Sınavı

Ekonomide yaşanan dalgalanmalar, hayat pahalılığı ve enflasyon, toplumun her kesimini derinden etkiledi. Ancak ne acıdır ki bu zorlu süreçte bile vicdanını kenara bırakıp cebini doldurmanın derdine düşen fırsatçılar türedi. Enflasyonu bahane ederek fiyatları keyfince yükselten kimi esnaflar, toplumda zaten azalan güveni büsbütün sarstı.

Bir kilo meyvenin her hafta farklı bir etikete sahip olması, aynı ürünün aynı sokakta üç ayrı dükkânda üç farklı fiyatla satılması normalleşti. Sözde “giderler arttı” bahanesiyle, maliyeti değişmeyen ürünlerin fiyatları dahi astronomik biçimde şişirildi. Elbette her esnafı aynı kefeye koymak büyük haksızlık olur. İşini hakkıyla yapan, helal kazancın derdinde olan binlerce insan var. Ama toplumun sinir uçlarını oynatan bu fırsatçılar yüzünden dürüst esnaf da töhmet altında kalıyor.

Bu durum, yalnızca ekonomik bir mesele değil; aynı zamanda bir ahlâk ve vicdan meselesidir. Kazancını artırmak uğruna komşusunu, müşterisini ve toplumun huzurunu hiçe saymak hangi inançla, hangi değerle bağdaşır? Unutulmamalıdır ki, ticaretin bereketi sadece parayla değil; hakkaniyetle, ölçü ve tartıda dürüstlükle gelir.

Yetkililerin denetim mekanizmalarını daha sıkı hale getirmesi bir zorunluluktur. Ancak asıl denetim, her insanın kendi vicdanında başlamalıdır. Çünkü fırsatçılıkla kazanılan her kuruş, eninde sonunda huzuru ve bereketi götürür.