CHP’nin FİGÜRLERİ ve Kayseri Teşkilatının durumu

Ülke siyasetinde hareketlilik hep olmuştur, olacaktır da… Dönemsel ve partisel değişiklikler yaşansa da genelde ve yerelde bu sıcaklık hep sürmüştür, sürecektir de…

Son günlerde, hatta içinde bulunduğumuz yılın başından itibaren özellikle ana muhalefet partisindeki iç çekişme, süreci bambaşka boyutlara taşıdı.

***

Geçtiğimiz günlerde köşemizde CHP Milletvekili Aşkın Genç’i ağırlamış, bazı partililerin serzenişlerini dilimizin döndüğü kadar sizlerle paylaşmıştım… Sonrasında sayın vekil ve sayın il başkanı ile de görüşmelerim olmuştu.

Ancak özellikle son dönemde kayyum ataması, ardından olağanüstü kurultay kararı alınması, devamında parti genel başkanının eski genel başkan ile bir araya gelmesi vs… derken olay çok farklı bir havaya büründü.

Bununla birlikle bana yöneltilen ve yanıt bekleyen o kadar çok soru var ki; hangisinden başlayacağım konusunda fazlasıyla zorlandım.  Ancak hepsi bir tarafa bu sürecin sonunda Kayseri Teşkilatının akıbeti ne olacak? Bunun yanıtını verebilmek hepsinden önemli…

Gelin, önce ülke genelindeki gündemi özetleyip, ardından Kayseri özelinde konuyu detaylandıralım…

***

CHP’nin kayyum atanmasından sonra aldığı kurultay kararı, devamında parti içi çekişmenin son bulması ve birlikte hareket edilmesi konusunda mevcut Genel Başkan Özgür Özel’in eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşüp görüntü vermesini de, 21 Eylül öncesi kurultay sürecini de, kurultay sonrası çıkan sonucu da hep birlikte göreceğiz.

Aslında Kayseri Teşkilatında kurultay delegelerinin birlikte hareket etmemesinin yegane temeli de genel merkez nezdinde önümüzdeki günlerde yaşanacak gerginliğin de şimdiden habercisi gibi…

***

Bizim penceremizden baktığımızda asıl mevzu CHP Kayseri teşkilatının bu süreci nasıl yöneteceği?

Fotoğraf karesine bakıldığında yerelde üç figür var; Genç, Keskin ve Arık. Genelde ise, önceki Genel Başkan Kılıçdaroğlu…

Peki Kayseri teşkilatının izleyeceği yol haritası ne olacak?

Özgür Özel mi, yoksa Kemal Kılıçdaroğlu mu?

“Kurultay yapılsın” diye oy verenler de “ imza vermeyip bekleyenler de”  kurultaydan ziyade, kurultayın sonunda genel başkanın kim olacağı ile ilgileniyor.

Niye?

Teşkilat ortak hareket etmiyor çünkü…

Kayseri teşkilatının ön plandaki isimlerinin eski genel başkan nezdinde notu da kırık, kalemi de…

***

Mevcut Genel Başkanın ise yeniden seçilmesi halinde Kayseri teşkilatına takınacağı tavırda belli değil. Çünkü kurultay kararı alınmadan önce Kılıçdaroğlu ile kapalı kapılar arkasında görüşenler var…

Zaten Kayseri teşkilatında sıkıntı da net bir duruş  sergileme konusunda yaşanan zafiyetle alakalı. Tabanı geçtik, tabana mesaj vereceklerin kişisel hırsları yüzünden mesafe kat edilemiyor.

Elbette kayyum da atanır, kurultay da yapılır, lakin Kayseri teşkilatı her tarafa mavi boncuk dağıttığı için bir anda devre dışı da kalabilir…

***

Evet vekil Gençle ilgili düşüncelerimi geçtiğimiz haftaki yazımda dile getirmiştim. İl Başkanı Sayın Keskin ise, son dönemde örgüt disiplini adına doğru işler yapmaya gayret ediyor, onun da en büyük zaafiyeti ekibi.

Arıklar ise, oyunu kuralına göre oynayıp, kabul gören bir strateji ile mesafe kat ediyor.

Ama topyekün hepsinin altını çizip ne yapıldığına gelince; tamamı bu sürecin sonunda “ Ben ne olacağım” derdinde…

Hepsinin de ortak kesişen yönleri “Benci” oluşlarıdır.  Dava, teşkilat, liderden öte bireysel beklentiler Kayseri teşkilatına kan kaybettiriyor.

***

Haa bunu söylerken oldu ya, eski genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu yeniden göreve geldi diyelim.

Kayseri’de, bir önceki dönem vekilinden, şimdikine, il başkanından, kendisini il başkanı görme eğiliminde olana varıncaya kadar hepsini ama hepsini taca çıkartacağına eminim.

Hatta ve hatta eski ve yeni genel başkanın kurultay detayında el sıkışmaları halinde dahi özellikle Kılıçdaroğlu cephesinde dün birlikte hareket edip bugün sırt dönenleri ekarte etmek için yapacağı hamlelerin de sürpriz sayılmayacağını söyleyebilirim.

Bunu söylerken mevcut genel başkan da gelse her halükarda kaybeden Kayseri Teşkilatı olacak…

***

CHP’nin başka şehirlerdeki yapılanmasını, duruşunu bilemem ancak, Kayseri’de bu parti mensuplarının yıllardan beri kendileriyle didişmesine bir anlam veremiyorum.

Dünkü il başkanı bugünkünü, bugünkünün ise kendinden sonrakini eleştirecek zihniyette olması sadece CHP’nin Kayseri teşkilatına özgü bir durum olsa gerek.

Paylaşım, anlayış ve kol kola girip, birlikten güç doğar zihniyeti benimsenmediği sürece bizim yorumlarımız yarınlar için de değişmez. Maalesef birinin adamı olma eğilimi, bu partide davaya inanmışlığı tamamıyla ortadan kaldırıyor.

Üzgünüm ama CHP Kayseri teşkilatını önümüzdeki süreçte daha da sıkıntılı günler bekliyor.