Kayseri’de yine ekmeğe zam geldi. Bir sabah kalktık, ekmek 9 liradan 11 liraya çıkmış denildi. Herkes bir şeyler söylüyor ama biz en çok mutfakta, sofrada, boğazımızda hissediyoruz bu zammı.
Geçen gün fırına gittim, her zaman aldığım gibi dört ekmek alacaktım. Kasadaki görevli “Abla, ekmek 11 lira oldu,” dedi. Daha geçen hafta 9 liraydı. Aradaki 2 lira az gibi görünse de, ay sonunda sofraya yansıması büyük oluyor.
Bizim evde sabah kahvaltısı, öğle yemeği, akşam yemeği derken her gün 3 ekmek gidiyor. Ayda Önceden 9 liradan alırken ayda ortalama 810 TL lira ödüyorduk, şimdi bu rakam 990 TL liraya çıkıyor. Aradaki farkla bir torba un, birkaç kilo sebze alınabiliyor.
Ev geçindirmek kolay değil. Her şeyin fiyatı artınca biz de mutfakta daha dikkatli olmaya çalışıyoruz. Önceden alışverişte torbalar dolardı, şimdi file bile dolmadan marketten çıkıyoruz. Buna rağmen evde tencere kaynasın, çocuklar tok kalsın yeter diyoruz.
Ekmek bizim için sofranın temelidir. Çorbanın, yemeğin yanına mutlaka koyarız. Zam gelince ister istemez planımız da değişiyor. Belki bir ekmek eksik alınacak, belki biraz daha dikkatli tüketilecek… Herkes kendi bütçesine göre bir yol bulmaya çalışıyor.
Hayat şartları değişiyor. Önemli olan evdeki dengeyi bozmadan, sabırla ve dayanışmayla bu günleri geçirebilmek. Herkesin gönlünden geçen, hem fırıncının hem vatandaşın memnun kalacağı bir düzenin olması. Çünkü biz her gün o sofrayı kurmaya devam edeceğiz, ne olursa olsun.